5f9fdb62c03c0e15e847b3ed

Karadeniz Saklı Cennetimiz BOLU

KARADENİZ BÖLGESİNDE BATISINDAN DOĞUSUNA GEZİLECEK YERLER

BİRBİRİNDEN GÜZEL DOĞAL GÖLLERİYLE MEŞHUR İLİMİZ BOLU

ABANT – GÖLCÜK – YEDİGÖLLER

Bolu’nun doğal güzellikleriyle ünlü turizm merkezleri Abant, Gölcük ve Yedigöller özellikle hafta sonları yerli ve yabancı turistlerin popüler adresi. Doğa harikaları, temiz havası ve geniş ve açık alan ortamıyla bu üç güzeli mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Abant Gölü, Bolu’nun 35 kilometre güney batısında yer alıyor. Yeraltında meydana gelen tektonik çökmeler sonucunda büyük taş bloklarının vadiyi doldurmasıyla oluşan gölden temiz ve doğal su çıkar. Bu su Dirgene Çayı’ndan geliyor. Çevresindeki 1196 hektarlık alan tabiat parkı olarak işletiliyor.

Abant Gölü’nün çevresinde yürüyüş, göl çevresinde kullanılan açık alanlarda piknik oldukça keyifli.  Özellikle pandemi süreci için güvenli, sosyal mesafemizi gözeten açık, geniş alanlar barındırıyor. Piknik haricinde göl kenarında bulunan tesislerde havanın el verdiği koşullarda açık alanda da yemek yiyebilirsiniz. Göl etrafında doğa içinde turlayabilir, fotoğraf çekebilir, ayrıca bisiklete binebilirsiniz. Doğayla iç içe huzurla kamp organizasyonlarına katılabilir, bir köşe seçip kitabınızı alıp sıcak kahvenizi yudumlayarak sessizliğin keyfini çıkarabilirsiniz.

Göl çevresinde alabalık ve geyik üretim yerleri bulunuyor. Göl etrafındaki sazlıklarda, sarı ve beyaz nilüferlerin arasında gezinen yeşil başlı ördekler bizlere harika bir görsel şölen sunuyor. Gölde yetişen Abant alabalıkları da bu şölene ortak olurlar. Sonbaharda kırmızıdan turuncuya, sarıdan kızıla bürünen ağaç yaprakları birbirleriyle o kadar uyumluydular ki, köknar, çam, meşe, kayın, gürgen, kestane ve yabani meyve ağaçları birbirlerinden farklı ağaç türleri de olsa birlikte yaşamanın, yaşam içinde çeşitliliğin güzelliğini sağlı sollu sıralanarak bizlere gösterirler.

Gölcük Tabiat Parkı’na uğramadan olmaz,

Abant’a gitmişken 1 saat 15 dakika uzaklıkta olan Gölcük Tabiat Parkı’na mutlaka uğrayın derim. Bolu il merkezine 13 kilometre uzaklıkta olan yapay gölde, dağ ve ormanevi peyzajına sahip mükemmel bir atmosfer sizi bekliyor olacak. Fotoğrafçıların gözdesi olan orman evi, Tarım ve Orman Bakanlığı’na ait. Gözlerinizi panoramadan alamayacaksınız.

Sonbahar burada bir başka güzel: Yedigöller

Yedigöller’e ulaşım için hatırlatmak istediğim önemli notlar var. Bolu’dan ulaşım yolunun asfaltlanması son yıllarda buraya ziyareti yoğunlaştırmış. Eğer mümkünse buraya hafta içi gelmenizi öneririm. Öncelikle Yedigöller’e köyün içinden milli parka geçerken dar ve virajlı bir yoldan iniyorsunuz. Tabiat parkına inerken Kapankaya Seyir Terası’nda manzaraya hâkim bir noktada ön izleme yapabilirsiniz. Park yeri bulamayıp arabalarını sağlı sollu park edenler günün ilerleyen saatlerinde olacağı için, hem yoğunluk hem geçiş problemi yaşamamanız için buraya sabahın erken saatlerinde gelmenizi öneririm.

Yedigöller’in oluşumu: Serpantin ve volkanik kayaçlardan oluşan sahada sürüklenmeye yatkın arazi yapısı göllerin oluşumuna olanak sağlamış. Arazide kayan bu kitlelerin vadilerin önünü kapamasından dolayı sular birikmiş ve set gölleri oluşmuş. Tabiat parkında, gürgen ağacının çoklukla olmasının yanı sıra meşe, kızılağaç, karaçam, sarıçam, köknar, karaağaç, ıhlamur ağaçları da yer alıyor. Sonbaharda Yedigöller bir başka güzel… Bölge barındırdığı ölü ağaçlarla da biyolojik çeşitliliği sağlıyor.

Yedigöller orman denizini andıran zengin bitki örtüsüyle, yürüyüş yolları, piknik alanlarıyla doğa ve fotoğraf tutkunlarının gözdesi diyebilirim. İrili ufaklı yedi gölden oluşan bölgede ayrıca şelaleler, gülen kayalar, pisagor ağacı, anıt ağaç gezmeniz gereken uğrak noktalarından.

Yedigöller ismi bilinen efsanelere göre 7 ayrı aşk hikâyesi barındırıyor

Bu yedi gölün bulunduğu yere 7 âşık çift gelmiş. Bunların her biri ayrı yerlere geçmiş. Büyük gölün olduğu yerde en büyük çift. Küçük gölün olduğu yerde ise en küçük çift kamp yapmış. Sazlıgöl’de ise damat geline sürekli saz çaldığı için Sazlıgöl olmuş. Nazlıgöl’de de gelin damada sürekli naz yaparmış bu yüzden orası Nazlıgöl olmuş. Masal bu ya 7 âşık çiftin yerine 7 tane göl yerleşmiş.

Göllerin isimleri şöyle; Büyükgöl, küçükgöl, Deringöl, İncegöl, Sazlıgöl, Nazlıgöl, Seringöl…

Bu hikayeleri dinleyince ister istemez aşklara konu olan âşıklara harika bir ortam oluşturan Yedigöller’in romantikliğini tescillemiş oluyoruz. Fotoğraf severler ise bol bol doğa ve yaprakların oluşturduğu renk cümbüşünün göl sularında yarattığı yansımaları, doğayı, şelaleleri çekebilir.

Sonbahar renklerinin ağaçlardaki geçişi ve gölde yansımaları olağanüstü. Ağaçların dalları gölde mi, yoksa göl etrafında mı anlayamıyorsunuz. Seyretmeye doyamayacak ve siz de Yedigöller’den ayrılmak istemeyeceksiniz…